ZARİF, DURU VE GÜZEL: NUR FETTAHOĞLU
Nur Fettahoğlu borsa spikeri olarak tanıştığı ekranda, oyuncu olarak yükselişe devam ediyor. Gönül Salıncağı dizisiyle tanıdığımız güzel oyuncu, Aşk-ı Memnu’da Peyker karakteri ile yakaladığı çıkışı, Muhteşem Yüzyıl’daki Mahidevran karakteri ile zirveye taşıdı.
Bu sezon Filinta’da oynadığı Süreyya karakteri ile karşımızda olan oyuncu, güzelliği ve zarafeti ile dikkat çekiyor. Nur Fettahoğlu’nun bizi şaşırtan bir özelliği de moda tasarımı eğitimi almış olması… Tuvana Büyükçınar Golden Bazaar koleksiyonu içinde gözleri kamaştıran güzel oyuncu, “Mesleğimi yapmazsam kendimi eksik hissederim.” diyor.
Oyuncu olmak istediğinize ne zaman karar verdiniz?
Çocukluğumdan beri istediğim bir şeydi oyuncu olmak. Sürekli tiyatro ve benzeri aktivitelerde yer alıyordum, hayalimin peşinden koştum ve sonunda kavuştum.
Oyunculuk serüveninizden bahsedersek, kendinizi nasıl geliştirdiniz, meslekte nasıl piştiniz?
Oyunculuk çocukluğumun hayali olduğu için başlamadan zaten drama eğitimi almıştım. Sonrasında ajansım aracılığıyla teklif geldi ve ilk adımı Gönül Salıncağı ile attım. Oyunculuk atölyelerinin dışında, dizi ve filmleri eleştirel gözle izliyor, dahası insanlarla konuşurken, gündelik hayatımdaki karşılaşmalarda kendi hareketlerimi, içimdeki duyguları ve tepkilerimi gözlemliyorum. Bunların hepsi beni geliştiriyor, büyütüyor. Bazen sokaktan geçen bir amcanın verdiği tepki bile oyunculuğuma destek olabiliyor.
Moda tasarımı okumuşsunuz moda ile ilgili gerçekleştirmek istediğiniz düşünceler var mı yoksa sadece iyi bir takipçi misiniz?
İyi bir takipçi olduğum söylenemez aslında. Belki ilerleyen zamanlarda kendi koleksiyonumu çıkartmayı düşünebilirim ancak şu an için erken olduğunu düşünüyorum, çünkü önceliğim oyunculuk.
Muhteşem Yüzyıl ve Mahidevran’dan size kalanlar neler?
Muhteşem Yüzyıl, çok güzel bir yolculuktu. Ondan bana kalan; yerini hiç bir şeye değişmeyeceğim dostluklar oldu.
Filinta diziniz devam ediyor oradaki karakterinizden bahseder misiniz?
Süreyya, intikam hırsı ile büyümüş ve bunun için her türlü zorluğu göze alarak, güçlenip düşmanının karşısına çıkmış biri. Duygu gelgitleri olan ancak duygusal yanını hiç göstermemesi gereken bir karakterken, hayatına Ali’nin girmesiyle birlikte zaafları devreye giriyor ve düşmanına koz veriyor.
Oynamak istediğiniz hayalinizde yer alan bir rol var mı?
Bir oyuncu olarak her daim farklı karakterleri, beni geliştirebilecek rolleri oynamak isterim. Sadece karakterin tanımı değil, nasıl işlendiği ve nasıl bir ekiple hayata geçirildiği de önemli.
Takip ettiğiniz yerli ya da yabancı dizi var mı?
Var elbette. Daha çok yabancı dizileri takip ediyorum. Game of Thrones ve True Detective vazgeçemediklerim. Jonathan Strange and Mr. Norell ile Sense 8’i izlemeye ise yeni başladım.
Beğendiğiniz yabancı yönetmenler kimler?
Almodovar, Stanley Kubrick, Martin Scorsese, Alejandro G. Inaruttu…
Tuvana Büyükçınar’ın Golden Bazaar koleksiyonunun parçalarını giyiyorsunuz üzerinizdeyken nasıl hissettiniz?
Çok fazla defile izlemeye vakit bulabildiğim söylenemez ama Tuvana’nın defilelerini hiç kaçırmadım. Onun her seferinde farklı bir konsept uygulaması ve her türlü kadına hitap ediyor olması bende merak uyandırıyor. Kapalı Çarşı defilesi, Tuvana’nın hayaliydi ve en ince ayrıntısına kadar düşündü, çok özen gösterdi. Nitekim büyüleyici bir defile ortaya çıktı, her parçasında ayrı hikâyeler vardı.
Bir oyuncu için kostüm ne ifade eder?
Bir oyuncu için kostüm, karakterinin en önemli parçalarından biridir. Eğer kostümü karakteriyle ters ise, ya da eksik bir şeyler varsa, seyircinin içine sinmeyecek detaylar içeriyorsa, puzzle’ın bir parçası eksik kalır. Ve biz ne kadar çaba sarf edersek edelim, izlerken seyirciler hep bir şeyi eksik görür.
Oynadığınız bir karakterin kıyafetlerini tasarlamak ister misiniz?
Tabii ki isterdim. Ancak zaten kostüm tasarımcıları, oyuncunun ruhunu yakalamasını değerlendiriyorlar ve seçimi bir noktadan sonra bize bırakıyorlar. Bu nedenle tasarlamıyor olsam da, fikirlerimle bir nevi katkıda bulunuyorum. Bu da bana keyif veriyor
Bir dönem piyano ve çello çalıyordunuz bu yeteneklerinizi oynadığınız bir rolde göstermek ister misiniz?
Bir karakter neyi gerektiriyorsa onu yapmak işimizin gereği… Eğer rol gerektiriyorsa hiç bilmediğim bir enstrüman dahi olsa onu öğrenmeyi isterim. Kişisel hobilerimin işime katkıda bulunacağı kadar, işimin getirdiği fırsatlardan edindiklerimi yaşamıma ekleyebilmekten heyecan duyuyorum.
Bugün durduğunuz noktada oyunculuk sizin için ne ifade ediyor?
Her zaman söylediğim gibi oyunculuk benim olmazsa olmazım, mesleğimi yapmadığım zaman kendimi eksik hissederim.